Yıllar önce bir kilise pastörü "Hayatımızın elimizde tuttuğumuz 200 liralık bir banknota benzediğinden bahsetmişti. Dilediğimiz şekilde harcayabileceğimiz ama sadece bir kez kullanabileceğimiz bir para gibidir demişti. Ya çarçur edersin, ya da iyi bir yatırımla çoğaltabilirsin" demişti. Markos 8:36 İnsan bütün dünyayı kazanıp da canından olursa, bunun kendisine ne yararı olur? Bu benzetmeyi zamanında eroin bağımlısı bir kıza da anlatmış ve hayatını çarçur etmemesini, iyi bir şekilde değerlendirmesini rica etmişti. Kız durumun ciddiyetine vararak ne yapabileceğini sorduğunda ise Pastör yapabileceği en iyi yatırımın, sahip olduğu yaşamı İsa Mesih'e adaması ile sağlayacağını söylemişti. O gün kızcağız diz çöküp dua ederek yaşamını İsa Mesih'e adamış ve harika bir yatırım yapmıştı. Artık onun da Tanrı ile sonsuz bir yaşantısı olmuştu. İlginç ve düşündürücü bir benzetme gerçekten. Koloseliler 3:3-6 Çünkü siz öldünüz, yaşamınız Mesih’le birlikte Tanrı’da saklıdır. Yaşamınız olan Mesih göründüğü zaman, siz de O’nunla birlikte yücelmiş olarak görüneceksiniz. Bu nedenle bedenin dünyasal eğilimlerini –fuhşu, pisliği, şehveti, kötü arzuları ve putperestlikle eş olan açgözlülüğü– öldürün. Bunlar yüzünden Tanrı’nın gazabı söz dinlemeyenlerin üzerine geliyor. Peki ya siz, sahip olduğunuz daha doğrusu size hediye edilmiş hayatınızı nasıl yaşıyorsunuz? Dünyasal eğilimler sizi yavaş yavaş tüketiyor mu? Hayatta olduğun sürece o harika yatırımı yapma şansın var. Belki bu yazıyı okuduktan hemen sonra bile yapabilirsin. İş işten geçmeden, sahip olduğunu tüketmeden bu yatırım fırsatını değerlendirmeni dilerim... Dilersen sana hayatını hediye eden Tanrı'ya şu dua ile seslenebilir bugünden itibaren hayatının akışını değiştirebilirsin. Yüce Tanrım, Bana verdiğin yaşam armağanı için sana şükrederim. Maalesef hayatımı düşüncelerim, sözlerim ve eylemlerimle günah işleyerek kirlettim ve sana karşı günah işledim. Artık günahın kölesi olarak yaşamaktan ve nihai olarak ölümle sonuçlanacak bu dünyasal yaşamdan kurtulmak istiyorum. Senin istediğin şekilde yaşamak için beni İsa Mesih'in dökülen kanı aracılığı ile temiz kılman ve Kutsal Ruhunla doldurman için yalvarıyorum. Böylece hayatımı kendi kararlarım ve günahlar ile çarçur etmektense sana adayarak sonsuz bir yatırım yapmak istiyorum. AMİN! Galatyalılar 2:20 Mesih’le birlikte çarmıha gerildim. Artık ben yaşamıyorum, Mesih bende yaşıyor. Şimdi bedende sürdürdüğüm yaşamı, beni seven ve benim için kendini feda eden Tanrı Oğlu’na imanla sürdürüyorum.
1 Yorum
Yakup 1:2 "Kardeşlerim, çeşitli denemelerle yüz yüze geldiğinizde bunu büyük sevinçle karşılayın". Yumurta mısın, yoksa patates mi? Durum ve şartlardan şikayet etmek yerine kendimize bakmak daha faydalı olacaktır. Aynı kaynayan su yumurtayı sertleştirirken patatesi yumuşatır. Bazen sıkıntı ve denenmelerden geçerken çok şikayet ederiz, ancak asıl üzerinde durulması gereken durumlar değil bizim durumlara verdiğimiz tepkilerdir. Charles R. Swindoll'un dediği gibi hayatın %10'u olup bitenden, %90'ı ise bizim olup bitenlere verdiğimiz tepkilerden ibarettir. Ben Patates olmak isterim! :) Kutsal Kitaba göre dili evcilleştirmemiz imkansızdır. Kendisi küçük ama etkisi büyük bir organ. Vücudumuzda bir çok kas var ama en güçlü kas o minik organda yine. Yakup 3:2-12 Hepimiz çok hata yaparız. Sözleriyle hata yapmayan kimse, bütün bedenini de dizginleyebilen yetkin bir kişidir. 3 Bize boyun eğmeleri için atların ağzına gem vururuz, böylece bütün bedenlerini yönlendiririz. 4 Düşünün, gemiler de o kadar büyük olduğu, güçlü rüzgarlar tarafından sürüklendiği halde, dümencinin gönlü nereye isterse küçücük bir dümenle o yöne çevrilirler. 5 Bunun gibi, dil de bedenin küçük bir üyesidir, ama büyük işlerle övünür. Düşünün, küçücük bir kıvılcım koca bir ormanı tutuşturabilir. 6 Dil de bir ateş, bedenimizin üyeleri arasında bir kötülük dünyasıdır. Bütün varlığımızı kirletir. Cehennemden alevlenmiş olarak yaşamımızın gidişini alevlendirir. 7 İnsan soyu, her tür yabanıl hayvanı, kuşu, sürüngeni ve deniz yaratığını evcilleştirmiş ve evcilleştirmektedir. 8 Ama dili hiçbir insan evcilleştiremez. Dil öldürücü zehirle dolu, dinmeyen bir kötülüktür. 9 Dilimizle Rab’bi, Baba’yı överiz. Yine dilimizle Tanrı’ya benzer yaratılmış insana söveriz. 10 Övgü ve sövgü aynı ağızdan çıkar. Kardeşlerim, bu böyle olmamalı. 11 Bir pınar aynı gözden tatlı ve acı su akıtır mı? 12 Kardeşlerim, incir ağacı zeytin ya da asma incir verebilir mi? Bunun gibi, tuzlu su kaynağı tatlı su veremez. Her gün binlerce kelime konuşuruz. Kimilerini sessiz, kimilerini de sesli olarak. Kimileri özenle seçilmiş, kimileri öylesine. Bazıları teşvik etmek için, bazıları yok etmek için… Her bir sözümüz çok önemlidir. Dil yüreğimizin, iç varlığımızın dışa vurum kapısıdır. Madem dil yürekten taşanları ifade ediyorsa o zaman bizim işimiz daha çok yürekle olmalıdır. Yüreğimizi korursak dilimizi de yavaş yavaş daha iyi kullanmaya başlarız. Matta 12:34 ...ağız yürekten taşanı söyler. Matta 15:18-19 Ne var ki ağızdan çıkan, yürekten kaynaklanır. İnsanı kirleten de budur. Çünkü kötü düşünceler, cinayet, zina, fuhuş, hırsızlık, yalan yere tanıklık ve iftira hep yürekten kaynaklanır. Yüreğimizi Korumak için; Mezmurlar 119:11 “Aklımdan çıkarmam sözünü, sana karşı günah işlememek için”. Ağzımızı Korumak için Davut'un Mezmurundaki şu cümleyi de Rab'be bir dua gibi sunalım; Mezmurlar 141:3 “Ya RAB, ağzıma bekçi koy, dudaklarımın kapısını koru!” Her gün seçim yapmalısın! Dilini nasıl kullanacaksın? Yıkmak için mi, bina etmek için mi? İncitmek için mi şifa vermek için mi? Lanetlemek için mi bereketlemek için mi? İbrahim D. |
YAZARAnkara Yaşam Yolu Kilisesi Arşiv
Mart 2023
KATEGORİLER
Tümü
|